İYİ Tümen Sazak Mebus Behiç Çelik, İçişleri Bakanlığı bütçe görüşmelerinde; uyuşturucuyla mücadeleye ilgilendiren “Anadolu’üstelik düşmanın yapamadığını, 40 yıldır teröristlerin yapamadığını, müsaade verilen ve ayn yumulan mafya ve çeteler beceriyorsa orada ‘dur’ gelmek bizim boynumuzun borcudur” dedi.

TBMM Traksiyon ve Bütçe Komisyonu’nda İçişleri Bakanlığı, Güven Umumi Müdürlüğü, Uyanık Umumi Komutanlığı, Kıran Güvenlik Komutanlığı, Göç İdaresi Başkanlığı ve AFAD’ın 2021 yılı stabil hesap kanun teklifi, 2022 yılı bütçe kanun teklifi ve Sayıştay raporları görüşülüyor.

İYİ Parti Sazak Milletvekili Behiç Polat; “O kadar çokça husus var ki anlatacak. Emniyet Teşkilatımız adeta boğulmaktadır. Etraflı himmet süreleri, bati say koşulları, politik baskılar, mobbing, tayinlerde adaletsizlikler. Polise verilen sözler tutulmuyor. Devletin polisi fırka polisi olamaz, olamayacaktır” dedi.

Polat, Türkiye’deki maden kullanımına ilgili dahi şu değerlendirmeyi yaptı:

“Son 10 yılda yüzdelik 189 tabiiyet artışı yaşanmıştır. Bağımlıların 3’birlikte 1’inin bu illete 14 yaşından ilk başladığı dikkate alındığında nesillerimizi yok oluyor, istikbalimiz karartılıyor demektir. Bu yılın ilk 7 ayında 8,6 ton metamfetamin, 8 tona mümasil eroin yakalanması uykularımızı kaçırmaya yeter de artar birlikte. Bu rakamlar akseptans edilemez. Görüyor, duyuyor ve dinliyoruz. Serencam yıllarda aileler çirkin halde, çocuklarımız çürüyor.  Öte yandan ülkemizin acun kamuoyunda uyuşturucu ile anılıyor olması, limanlarımızın ‘narko-liman’ yerine adlandırılması hepimiz adına perde vericidir. Cumhuriyet Altını tarihinde bu görülmedik aynı durumdur. Allah’a vicdana devretme ediyorum. Metal trafiğinde dolaşan paranın büyüklüğü karışık sıkıntılı içi hasılamızın yüzde 11 ila 16’sı oranına kıymet gelmektedir. Saye ekonominin boyutuna dikkatiniziz buyurmak istiyorum.

Anadolu’bile düşmanın yapamadığını, 40 yıldır teröristlerin yapamadığını, cevaz verilen ve ayn yumulan mafya ve çeteler beceriyorsa orada dur etmek bizim boynumuzun borcudur.”

Çelik, sığınmacılar üzerine üstelik eleştirilerini sıralayarak, “Türk milleti çözülüyor. Bu şekilde devam edilirse elimizde ne budun, hangi çap, ne sembol, ne yurt kalacak. Gettolaşma not safhadadır, cürüm oranları zirve yapmıştır, zırh kullanan ve baç toplayan çeteler belirmiştir. Amme hizmetlerinde aksama katlanılmaz seviyededir. Gâh sokak ve caddeler yürümez haldedir. Üstelik bibi akın atak geliyorlar. Taşıt, tanıt, ayaklık namevcut. ‘Gel Mutekit bu mevki senin’ diyoruz. Bu ithal kafile politikasına akıbet yöneltmek zorundasınız. Ayrımsız göçmenin almanak maliyetinin 2 bin 800 dolar olduğu söyleniyor, bu politikanın bütün maliyetini buradan hesaplayın” diyerek konuştu.

“HANGİ ŞARTLARA BAKARAK VATANDAŞLIK VERİLİYOR?”

Polat, göçmenlere vatandaşlık verildiği iddialarını da hatırlatarak, “Yüz binlerce kişiye yurttaşlık verilmesi, ayrıca kemiksiz söyleyeyim açık mal ile satıldığı iddiası kabul edilemez. Henüz Suriyelilerin kaydını aklık tutamamışken ne şartlara göre yurttaşlık veriliyor?” diye sordu.