Bilgi: TAMER ARDIL ERŞİN – Almaç: EKSIKSIZLIK SEVİNDİRİCİ

CHP Umumi Başkanı Eksiksizlik Kılıçdaroğlu, Tokat’ta evvel özelleştirilen henüz bilahare mülga Inhisar Fabrikası uğrunda; “Tıpkısı fabrika enkaza dönüşüyorsa Türkiye bereketli yönetilmiyor demektir. İşin gerçeği bu. Hep bunlara rağmen ego çaresiz değilim. Bu milletin ferasetine güveniyorum. Dramları bahara evirmek mümkündür. Pekâlâ yapacağız? Allah kader edecek seçme ati, sandık kurulacak. Bütün işçiler, darı üreticileri, şeker pancarı üreticileri; hangi ekiyorsa, ki çalışıyorsa, karşı teri döküyorsa, alın terinin karşılığını alamıyorsa demokratik yollardan aynı öğüt vermesi geçişsiz, bu dersi verecek olan Tokatlılardır, Karslılardır, Erzurumlulardır. Bu dersi verecek olan fabrikası mülga illerdir” dedi.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 2009 yılında özelleştirilen ve daha sonra mülga Tokat Inhisar Fabrikası’nın önünde esrar, çükündür ve mısır üreticileriyle buluştu. Kılıçdaroğlu, üreticiler yoluyla; “AKP’nin ülkeyi getirdiği nitelik üreten fabrikadan yıkılan fabrikaya. Mağduruz” pankartıyla karşılandı.

“TOKAT SİGARA FABRİKASI BU TOPRAKLARDAN ÇALINDI”

Bir Tane Besin İş Sendikası’ndan Suat Yerlikaya, Tokat’ta akıbet yerine sendika bölüm başkanlığını yaptığını belirterek şunları söyledi:

“12 yıl sonra bu topraklara ilk defa göl ayağı pestil. Bulunmuş olduğumuz sigara fabrikasının alanı buradaki müteharrik işçilerin umuduydu. Çocuklarımızın geleceğiydi. Maatteessüf kim benzeri özelleştirme belası geldi. O dönemin Başbakanı şu dakika Cumhurbaşkanı 2004 yılında; ‘Tokat sigara fabrikası özelleşse da kapatılmayacak’ diyerek bağırırken biz Bir Tane Gıda-İş Sendikası kendisine bu üretimevi özelleşirse satılır dedik. Bir mücadele verdik ama maalesef kim bugün gelmiş olduğumuz noktada arkamızdaki moloz yığını özelleştirmenin tıpkı sonucu namına duruyor. Bizim özelleştirme sonucu Tokat’ta bin kişinin çalıştığı ve aileleriyle gelişigüzel beş bin kişiye, nakliyecisiyle, sanayisiyle tahminî 20 bin kişiye hitap eden Tokat sigara fabrikası bu topraklardan çalındı. Tokat’tan çalındı. İnsanların, çalışanların gelecekleri mahkum edildi. O dönemin AKP Milletvekilleri dediler kim; ‘Siz korkmayın, fabrika çalışacak, sendika size domates dolması söylüyor’ dediler. Bugün gelinen yasakçı tahminî 400 dönüm üzerinde bir moloz yığını. Bu sigara fabrikayı moloz yığını haline getirenler katiyetle hesap vermeli.”

“AMACIM SİYASET FAYRAP ETMEK DEĞİL AMMA EKTİĞİMİZ ÜRÜNLERDE VERİLEN AYAK TABANI FİYATLAR UYGULANMIYOR”

Bir darı üreticisi; “Hükümetin bize vermiş olduğu 5 bin 700 liralık diye niteleyerek izah yaptılar, şu dakika darı kısaca 800 kuruş, 1 liraya mail sakat fiyat alıyor tüccarlar, biz üstelik bundan mağduruz. Amacım politika yarmak değil ama ektiğimiz ürünlerde sunulan ayak tabani fiyatlar uygulanmıyor. Bu pancar bile buğday da hakeza” dedi.

Tokat Turhal Çükündür Ekiciler Kooperatifi üyesi aynı üretici, “Şu anda yemleme fabrikamız, tesislerimiz satılmaya kalkılıyor. Kayyumla yönetilen aynı kooperatifimiz var. 1 ton pancardan 2 çuval şeker elde ediyoruz, bize sunulan rakam bizi kurtarmıyor. Şu anda istediğimi sizden bizim kooperatifimizin 68 bin üyesi olan çiftçimize teslim edilmesi” diyerek konuştu.

Tokat Erbaa Esrar Üreticileri Kooperatif Başkanı Tarık Taşkesen, şunları söyledi:

“45 BİN ÜRETİCİ TOKAT’TA DUMAN ÜRETİRKEN BİN 500 KİŞİ ÜRETMEKTEDİR”

“Evcil yaman kazançlı değeri genişlik efdal zirai değerlerden tıpkısı tanesidir. Hep acun çevre değeri 700 milyar dolar, Türkiye’dahi 25-30 bilyon dolar iktisadi değere cemaat bir güçtür. Biz üreticiler buradan hemen yüzdelik 4 nasip alıyoruz. Bu payın yükselmesi için motorin, tezek, yerey giderleri çiftçimizi haddinden fazla zoru duruma sokmuştur. Tekel işletmeleri kapatıldıktan bilahare hususi sektörlerle kontratlı üretime geçtik. Niksar, Erbaa bölgesi tütün çiftçisi sayısı 5 binden bin 500 üreticiye düşmüştür. 45 bin yetiştirici Tokat’ta duman üretirken bin 500 gönül üretmektedir. Tekelimizi dümbelek istiyoruz.”

Kılıçdaroğlu, üreticileri dinledikten bilahare şunları söyledi:

“Sevgili dostlarım, iyice aynı iklim, güneşimiz var, isterdik ki bu pir ortamda iyice şeyleri konuşalım, güzelce şeyleri anlatalım. Herkesin mutlu olduğu, esprilerin havada uçuştuğu bir gaz yuvarı olsun isterdik, Türkiye’da güllük gülistanlık olsun isterdik. Güruh yaptığımız saha benzeri aktarılma hep Tokatlıların gelgel duyduğu, binlerce inanın çalıştığını, karşı teri döktüğü, evine helal savuşturmak götürdüğü bir yer. Burayı özelleştirdiler. O ant ben milletvekiliydim ve buradaki özelleştirmenin hangi amaca hizmet ettiği biliyordum. Özelleştirdiler yeniden üretimevi namına kurulacak dediler. Burada ayrımsız göçük var. Çalışan işçilerin tüm kıygın edildi.

“SEÇME FABRİKA BİR KALEYDİ ÇÜNKÜ DEĞME FABRİKADA ÜRETİM VARDI”

Cumhuriyeti kuranlar her üretimlik bire bir kaledir demişlerdi. Olur Türkiye Cumhuriyeti’nde temas üretimevi ayrımsız kaleydi zira her fabrikada istihsal vardı, temas fabrikada insanlar çalışıyordu, gelişigüzel fabrikada müteharrik insanlar Türkiye’nin gelişmesine, büyümesine katkıda bulunuyorlardı. Sendika başkanı arkadaşıma şurası söylemek isterim; yemeden içmeden Tokat ayrımsız fabrika kaybetmedi, esbak hükümetlerin kurdukları bilcümle fabrikalar satıldı. Erzurum’undan Kars’ına büyüklüğünde gelişigüzel yerde fabrikalar satıldı. Satılan fabrikalardan sonraları binlerce âdem kıygın edildi.

“BUNU EKEN İNSANLARIN ALIN TERİNİN KARŞILIĞI ILLET VERİLMİYOR? NEDEN BU İNSANLAR KIYGIN EDİLİYOR”

Canan üreticiler, kızıl Tokatlılar şu soruyu eşmek isterim; DÜRÜST Tümen hükümetinin kurduğu ayrımsız bir tane üretimlik var mı? 20 yılda SELIM Parti hükümetinin kurduğu bire bir tek fabrika var mı? Bire Bir şeker hastalığı fabrikası, ayrımsız çimento fabrikası, tıpkısı benzen işleme fabrikası neyse, büyüğünden küçüğüne benzeri bir tane üretimlik kurdu mu? Var olanların bütünü satıldı ve oradaki işçilerin topu mağdur edildi. Deminden burada mısırı, şeker pancarını, tütünü görüyoruz, bunu eken insanlar cürüm mu işliyor? Bunu eken insanların alın terinin karşılığı illet verilmiyor? Illet bu insanlar kıygın ediliyor? Neden dikici bir anlamda toprağa küstürülüyor? Ekmesine ekiyor, artağan topraklar var, karşı terinin karşılığı ver. Ayak Tabani fiyat açıklıyorlar, ne aya kıymet? Taban fiyatı açıklıyor amma gelip almıyor, almazsan ne olacak, tüccara düşüyor, o de diyor kim ego bu fiyattan almam daha düşük fiyattan alırım diyor.

“BÜTÜN TOKATLILAR DESİNLER; ‘BENİM BU FABRİKAM NE OLDU”

Eline mısır, açıkta bekliyor. Hangi yapacak? Borcu var, harcı var, ailesi var, ilenç olsun diyor götürüyor düşük fiyattan satıyor. Tasdik ediyorsunuz. Açıklayan taban fiyatların tek anlamı yok ıcığı cıcığı kandırmaca ama şurası söyleyeyim; hiç kimesne umutsuzluğa kapılmasın. Bu fabrikanın hakkını istifsar bana değil Tokatlılara düşüyor. Bilcümle Tokatlılar desinler; ‘Benim bu fabrikam hangi oldu? Bu fabrikada müteharrik binlerce işçi vardı, onların evlatları vardı, onlar okudular, düğünlerini yaptılar, çocuklarını askere gönderdiler, helal dünyalık kazandılar ne oldu üretimlik’ diye niteleyerek.

“BİR FABRİKA ENKAZA DÖNÜŞÜYORSA TÜRKİYE İYİ YÖNETİLMİYOR DEMEKTİR”

Ayrımsız fabrika enkaza dönüşüyorsa Türkiye mebzul yönetilmiyor demektir. İşin gerçeği bu. Hep bunlara rağmen ego çaresiz değilim, bu milletin ferasetine, balkı görüsüne güveniyorum. Bire Bir şekliyle yaşanan dramları bahara ihata etmek mümkündür. Kuşkusuz yapacağız? Allah nasip edecek intihap ati sandık kurulacak, komutan sen ve hep işçiler, mısır üreticileri, şeker hastalığı pancarı üreticileri elan akilane hangi ekiyorsa, kim çalışıyorsa, cebin teri döküyorsa, cebin terinin karşılığını alamıyorsa demokratik yollardan bir ders vermesi lazım, bu dersi verecek olan Tokatlılardır, Karslılardır, Erzurumlulardır, bu dersi verecek olan fabrikası kapatılan illerdir.

“KİM KENDİ ÜLKESİNİN KALKINMASINA DEĞİL ÜSTELIK BEŞLİ ÇETELERİN BÜYÜMESİNE KATKI VERDİYSE BU MİLLETİN ONLARDAN ADISYON SORMASI LAZIM DEMOKRATİK YOLLARDAN”

Ki özlük ülkesinin kalkınmasına değil dahi muhammes çetelerin büyümesine ulama verdiyse bu milletin onlardan adisyon sorması lazım demokratik yollardan, bunu bekliyorum. Sayın komutan sizden bile bekliyorum, fındık üreticisinden de şeker pancarı üreticinden üstelik esrar üreticisinden bile bekliyorum. Fındık dedim, şunun amacıyla dedim; orada dahi aya eşit açıkladılar. O birlikte hikaye, orada birlikte fiyatı Ferrero belirliyor, benzeri İtalyan firması aya fiyatı belirliyor, bağan kıymet veriyor; ‘Gel’ diyor ‘Malını alacağım, yoksa almıyorum’ diyor, alıcısı yok. Hakeza ayrımsız tabloyla karşı karşıyayız. Gelişigüzel şeyi düzelteceğiz, iyileştireceğiz. Geçenlerde sandık gelecek göreceksiniz. Bire Bir, hep beraber benzeri sandığa gideceğiz, yani ‘Efendim kızdım, sandığa gitmiyorum’ değil, hep bu arada sandığa gideceğiz, hep beraber oyumuzu kullanacağız, Türkiye’yi içre bulunduğu çıkmazdan çekip çıkaracağız.

“ÜRETİMİ DESTEKLEYEN İNSANLARI DESTEKLEYECEĞİZ, ALIN TERİNİN HAKKINI TESLİM FAIL İNSANLARA TÜRKİYE’Yİ TESLİM EDECEĞİZ”

Türkiye’yi yetki insanlara konfirmasyon edeceğiz. Üretimi destekleyen insanları destekleyeceğiz, alın terinin hakkını doğrulama fail insanlara Türkiye’yi doğrulama edeceğiz. O antlaşma Türkiye’nin büyüdüğünü göreceksiniz, geliştiğini göreceksiniz, işsizliğin pekâlâ bulunmayan edildiğini göreceksiniz, seçme evde huzurun olduğu göreceksiniz. Galiba bir zaman diliminde Türkiye’nin bölgesinde genişlik şişman çetin, sunma mütekâmil ülke olduğunu de göreceksiniz. Türkiye bunu yapmaya muktedirdir inşallah yapacağız.”