İstanbul Büyükşehir Şehremaneti (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, kurucu başkanlığını yaptığı B40 Balkan Şehirleri Zıkkım periyot başkanlığını, Atina Belediye Reisi Kostas Bakoyannis’e devretti. Atina’üstelik konuşan İmamoğlu, İsveçli siyasi ölçüsüz sağcı Rasmus Paludan’ın, Türkiye’nin Stockholm Büyükelçiliği uğrunda Kur’an-ı Eli Açık yakmasına tepki gösterdi. İmamoğlu, “Bu cins kışkırtma amaçlı girişimleri hep alay malay ve uçarı kınamalıyız. Zira bu nev halkçı ve aşırı yaklaşımların hürriyet ve demokrasiyle tıpkı ilgisi yoktur. Kül tersine bu cins girişimler, insanlar beyninde antagonizm tohumları ekebilecek, sulh ve yaşayış bozabilecek nefret suçlarıdır” dedi.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu yoluyla Son Teşrin 2021’da kriz yönetimi, turizm, ekonomi, ekin gibi alanlarda teşrikimesai fethetmek, site diplomatlık kavramını imar etmek amaçlarıyla kurulan B40 Balkan Şehirleri Ağı’nda ahit başkanlığı Atina Şehremini Kostas Bakoyannis’e devredildi. İmamoğlu’nun Çağ Başkanlığı’nı devrettiği B40 Balkan Şehirleri Ağı Atina Zirvesi, İBB’nin Kadıköy’üstelik hizmete aldığı “Müze Gazhane” bire bir tıpkısı kampüs olan Technopolis’bile yapıldı.
İmamoğlu, 23’ü müessis şehir doğmak amacıyla toplam 48 Balkan kentinin belediye başkanlarını benzeri araya getiren toplantıda yaptığı konuşmada, Balkan şehirlerinin B40 Zıkkım’na gösterdikleri bent ve katılımın kendisini mutlu ettiğini dile getirdi. İmamoğlu, şunları söyledi:
“İSTANBUL HANGI BÜYÜKLÜĞÜNDE BULUŞMANIN ŞEHRİYSE BALKANLAR DAHI ANCA: Bu zihayat katılım, B40 Balkan Şehirleri Zehir’nın ne denli asıl ve sağlam ayrımsız temele dayandığını, hangi mehabetli aynı ihtiyaç olduğunu gösteriyor. Bu gerekseme, Balkan şehirleri olarak daha hayatiyetli ve daha ferah benzeri ati ihdas arzusudur. Ben, Avrupa’nın yeryüzü iri şehri İstanbul’un ana kent belediye başkanı yerine medeniyetler çatışması hesabına, medeniyetlerin iş birliğini, milletlerin tıpkısı diğerini tahakkümünü yerine eşitliğini ve sınırların her an şeffaflaşmaya makul gittiği bir acun öngörüyorum. Benim İstanbul vizyonum, bölgesel ve toptan bağlantıları, ağları, ilişkileri, buluşmaları ve paylaşımı öne çıkaran ayrımsız seziş. Benim için coğrafi yerine dünyanın tam merkezinde bulunan İstanbul, hangi büyüklüğünde buluşmaların şehriyse, Balkanlar da iş birliğinin merkezidir. Anca olmalıdır. Benim üzere İstanbul, ne kadar tüccarların, gezginlerin, üretenlerin, yaratanların ve göçmenlerin şehriyse Balkanlar dahi öyledir. Anca olmalıdır.
BALKAN COĞRAFYASI, BÜNYESİNDE ÇOKÇA NAZIK BİR KÜRESEL POTANSİYEL VE İŞ BİRLİĞİ GELECEĞİNİ BARINDIRIYOR: Balkan coğrafyası, bünyesinde çok iri benzeri global gizil ve iş birliği geleceğini barındırıyor. Ben, Balkan coğrafyasına baktığımda kralların, Sezarların ve sultanların hükmettiği dünü değil, temas kökenden ve gelişigüzel inanıştan yaratıcı insanın birlikte nesir ettiği fiyat, varlıklı, bahtiyar, demokratik ve sulh meşgul yarını görüyorum. Sadece Avrupa Birliği ile değil, bilcümle dünyayla entegre, yekpare dünya ile birlikte soluk alabilecek bir bölge görüyorum. Vakit Kaybetmeden garp ile değil, Asya, Hint Okyanusu ve Afrika ile kan alabilecek tıpkısı kesim görüyorum. Zira yeryüzünde Balkanlar kadar mülevven, Balkanlar büyüklüğünde değişik, onlarca değişik medeniyete kaynaklık ve ocak sahipliği yapmış ayrımsız ayrıksı havza mevcut değil.
B40, GEZEGENİMİZ İÇİN ÖNEMLİ BİR İNİSİYATİFE DÖNÜŞTÜ: B40 üzere yola çıktığımda, bu zenginliğin ve çeşitliliğin birliğini ve gelişim birliğini hedeflemiştim. ‘Birlikten bilek doğar’ demiştim. ‘Ülkelerimizi yönetenler, çok farkında olmasalar da şehirlerimizde cıvıl cıvıl milyonlar ve onların yaşam kalitesini yükseltmeyi asli sorumluluk akseptans eden yıpranmamış nesil belediye başkanları bunu başarabilir dedik. O yüzden teadül ve demokrasiyi ana düz, sürdürülebilir benzeri birlikteliğin temellerini attık. Çok mutluyum çünkü başardık. Çok mutluyum çünkü bu salonda aynı araya mevrut şehirlere baktığımda, B40 Zıkkım’nı kurma vizyonuyla yola çıktığımda hedeflediğim noktaya, beklediğimden elan güdük zamanda ulaştığımızı görüyorum. Çokça mutluyum çünkü yola çıktığımızdaki değer ve hedeflerin hepimiz amacıyla kuma olduğunu görüyorum. Kuma akide ve gayretle İstanbul’de kurduğumuz B40 Balkan Şehirleri Zehir, elden bölgemiz amacıyla değil, kıtamız ve gezegenimiz için balaban bir inisiyatife dönüştü. Gelişigüzel birimiz üzere bir önemde olan belde ve abuhava sorunları, sığınmacı krizi, enerji krizi, daha encam demokratlık özlemi kabil dirimlik önemdeki sorunlara birlikte çözüm üretmemiz daha mümkün.
KEZ’NİN TEMSİL ETTİĞİ PLÜRALIST DEMOKRASİ MODELİ HEPİMİZİN EŞ İDEALİDİR: Avrupa Birliği’nin (SU) baziçe ettiği çok uluslu, çokça kimlikli ve plüralist el erki modeli hepimizin ortak ideali. İnsan hakları, hukukun üstünlüğü, ahenk kültürü ve özgürlük hepimizin eş hedefi. Fakat beraber olursak, benzeri arada bir el birliği süresince bulunursak, demokratik kazanımları koruyabiliriz. Zira zaman demokratlık mücadelesi millî değil, arsıulusal benzeri mücadeledir. Zira demokratlık, başta Atina gelmek amacıyla şehirlerden çıkmıştır. Bugün bile umum şehirler, demokratik mücadelenin yürütüldüğü yerler. Bire Bir başka ifadeyle izah etmek gerekirse Atina ve İstanbul cömert olduğu kadar, Taksim ve Syntagma Meydanı, o meydanları dolduran insanlar dahi kardeştir. Demokrasinin global kriz yaşadığı bu dönemde umum Balkan şehirlerinin demokrasinin baştan filizleneceği merkezler olacağına inanıyorum. Bu mefkûre ve hedefler doğrultusunda B40 Zehir’nın, Balkan şehirleri ortada hazar, demokrasi ve hoşgörü iklimini geliştireceğine ve sürdürülebilir arkaç getireceğine inanıyorum.
KUR’AN YAKILMASINI BILCÜMLE BİRLİKTE VE ŞİDDETLE KINAMALIYIZ: Yaşadığımız coğrafya, ayrımlı kökenlerden insanlara, farklı inanışlara ve maltalık tercihlerine kaçınmak gösterilmesini ve seçkin türden farklılığın kucaklanmasını emrediyor. Dünyanın ayrıksı yörelerinde, bölgelerinde Kur’an’ın yakıldığı günlerden geçiyoruz. Bu zümre ajitasyon amaçlı girişimleri bilcümle gelişigüzel ve süratli kınamalıyız. Zira bu tuhaf popülist ve aşırı yaklaşımların hürriyet ve demokrasiyle tıpkısı ilgisi yoktur. Cümle tersine bu garip girişimler insanlar arasında antagonizm tohumları ekebilecek, hazar ve yaşayış bozabilecek tiksinti suçlarıdır.
ASKIDA FATURA’YI BALKAN ŞEHİRLERİYLE PAYLAŞTIK: İstanbul’un içtimai el birliği platformu olan ‘Askıda Fatura’ uygulamasını, talip uzuv şehirlerle paylaşıyoruz. Böylelikle, yardımlaşma duygusunun B40 Ağı şehirlerinde yayılmasına çevirici olmaktan iri bahtiyarlık duyuyoruz. Yerli Konuşu ve Kültürel İş Birliği Mesai Grubu’muz, örgen şehirlerimizin hars kaslarını geliştirecek kuma etkinlikler üstüne çalışıyor. Hars- laf etkinliklerinin üye şehirlerimiz arasında mobilitesini sağlayacak, her bir şehrimiz için çeşitliliği artıracak, devamlılığı olan etkinlikler planlıyoruz. Şehirlerimiz arasındaki turizm potansiyelinin artırılması bile gündemimizdeki koca konulardan biri. Umum kalbimle inanıyorum ki; B40 Ağı şehirleriyle alay malay gerçekleştireceğimiz it canlı çokça proje yardımıyla, bölgemizde soylu erki aksiyon birliğini artıracak, henüz insan odaklı, elan bereketli ve elan hareketli mülki idare modeli yaratacağız. Yeniden inanıyorum kim; B40 Balkan Şehirleri Zıkkım’nda geliştireceğimiz gelişim birlikleri, eksiksiz üye şehirlerimizin kurumsal kapasitesinin geliştirilmesine ve bakım potansiyellerinin artırılmasına ulama sağlayacaktır.
B40 YEŞİL KALKINMA BANKASI KURMAYI TEKLİF EDİYORUM: İklim değişikliğine vabeste afat, doğayla düzenli ve abuhava değişikliğine mukavemetli ayrımsız yeşil dönüşüme ihtiyaç olduğunu kanıtladı. Balkan coğrafyasında yeşil inkılap sürecini tedvir etmek ve hisse senedi birliğimizi ileriye çekmek üzere, ‘B40 Yeşil Kalkınma Bankası’ kurmayı öneriyorum. Ölçeklerimiz farklı olsa da gelişigüzel birimiz, şehirlerimizde yeşil dönüşümü gerçekleştirmek zorundayız. Yeşil tahavvül projeleriyle, şehirlerimizin global düzeydeki abuhava değişikliği politikalarına ve sürdürülebilir kalkınma amaçlarına ahenk kabiliyetlerini artırabiliriz. Şayet abuhava ve çevre üzerine şehirlerimizi ayrımsız hizaya yükseltebilirsek; bölgesel ayrımsız hizalanma sağlayabilir ve lehçe benzeri uyum aksı oluşturabiliriz. Önümüzde ilmî aynı kaynak var. Paris İklim Anlaşması ile belirlenen global ısınmayı 1,5 derecede sınırlandırma hedefini gerçekleştirmek amacıyla, yerküreyi yılda yüzde 12,9 oranında karbonsuzlaştırmak gerekiyor. Karbon salınımının nazik ölçüde aracısız şehircilik faaliyetleri kaynaklı olduğunu düşünürsek; bu hedefe duyulmak üzere hepimizin kendi şehrinde haddinden fazla nazik ölçekli yeşil inkılap yatırımları yapmamız gerektiği aşikar. Yeşil tahavvül yatırımlarını yapmamanın maliyeti o büyüklüğünde erdemli kim, dönüşümün gerektirdiği maliyet, onun beraberinde eneze kalır. İşte şehirlerimiz için bu dönüşümün finansmanını kolaylaştırmak amacıyla B40 Yeşil Kalkınma Bankası (B40 Green Development Bank) kurmayı öneri ediyorum.
GÖNÜL RAHATLIĞIYLA DEVREDİYORUM: B40’ın örgen sayısı arttıkça, değişmeyen ahiz süreçlerinin basitleştirilmesi, dönme başkanlığının bire bir ülkeden diğerine, adaletli ve karşılık biçimde geçmesini sağlayacak mekanizmaların tartışılarak karara bağlanması bile 2023 yılı amacıyla kebir ayrımsız ihtiyaç olacak. Eksiksiz bu konuları maharet ekiplerimiz görüşsün, projelendirsin, ete kemiğe büründürsün. Ati yıl yapacağımız B40 Zirvesi’nde, B40 Yeşil Kalkınma Bankası’nın bünye anlaşmasını, sizlerle birlikte imzalamayı kendimize aynı meram namına koymayı öneriyorum. Değme birinize B40 Zıkkım’na verdiğiniz bindi ve bu toplantıya katılımınız amacıyla tekrar teşekkür ediyorum. Büyük aynı dilek rahatlığıyla ve memnuniyetle B40 Ağı aktarılma başkanlığını, dostum Kostas’a devrediyorum.”
BAKOYANNİS: “BALKANLAŞMA” HAREKETİNE İHTİYAÇ VAR
Böylesi tarihi bire bir ihtiyacı harekete geçirdiği amacıyla İmamoğlu’na teşekkürlerini ve tebriklerini sunan Atina Belediye Başkanı Bakoyannis de Balkan ülkelerinin şehirleri yerine analog sorunlarla karşı karşıya olduklarına ilgi çekti. Bünyesinde farklı budunsal yapıları ve dinleri barındıran Balkan şehirlerinin, kendilerine yönelik saldırılara karşı birlikte debi etmelerinin önemine aksan yapan Bakoyannis, bu kapsamda bire bir “Balkanlaşma” hareketine gerekseme olduğunu vurguladı. Tarihsel süreçte birbirleriyle savaşarak sınırlarını belirleyen Avrupa ülkelerinin başardığı Avrupa Birliği yapılanmasının bu harekete eş olacağını belirten Bakoyannis, şunları söyledi:
“DOMESTIK YÖNETİMLER ÖNE ÇIKARILMALIDIR”
“Dünyada hiçbir çocuk, ayrımsız budunsal gruba ya birlikte farklı inançlara karşı kinle ve nefretle dünyaya gelmiyor. ‘Balkanlaşma’ sürecimiz, bizim üzere el birliği ve bildirişim köprümüz olacaktır. Vizyonumuz; Balkanlara sulh, bol bolamat ve balans olacaktır. Amacımız; evcil toplumları öne çıkarmaktır. Ağımıza katılacak temas organ, bu temeli sağlamlaştıracaktır. Belediyelerimiz, bu tahakküm dönemlerde birbirlerine destek vermelidir. Bu süreci, sistem kendi göz açısından görüyor. Bu, hepimizi eş düşüncesi; yerel yönetimler öne çıkarılmalıdır. Devletler, ikili ilişkilerinde birbirlerine merhametsiz davranabiliyorlar amma biz yerli yöneticiler, birbirimizle daha bayındır konuşabiliriz. Burada değişik coğrafyalardan hukuk var. Ayrı Ayrı olmamız, farklılıklarımız, dayanışmamızı zenginleştirecek unsurlardır. Bizler, bunu eş bire bir meram haline getirmeliyiz. Sinerji ve evolüsyon için, karşılıklı bahsetmek tıpkı fırsattır.”
B40 ATİNA ZİRVESİ’NE KATILAN BELEDİYELER
B40 Atina Zirvesi’hangi, İstanbul ve Atina’nın dışında; Belgrad, Bijeljina, Burgaz, Çanakkale, Dıraç, Dimitrovgrad, Edirne, Filibe, Karnabot, Kırcaali, Kırklareli, Laktaşi, Lefkada, Midilli, Patras, Podgoritsa, Pula, Saraybosna, Selanik, Sofya, Split, Stara, Tekirdağ, Allahsız, Troyan, Üsküp, Veliko, Zenica, Kotor, Niksiç, Zagreb, Pire, Trikala, Nea Smyrni, Kumanova, Pilea-Hortiatis, Veria, Korint, Karditsa, Ölçülü Korfu ve Diapontian Adaları, Ayios Dimitrios, Halkida, Zografu, Kalamata Zeytini, Paleo Faliro, Pallini, Argos-Mikines ve Avlona belediyeleri üstelik katıldı.
Avrupa Bölgeler Komitesi Başkanı Vasco Alves Cordeiro, Eurocities Başkanı ve Floransa Belediye Reisi Dario Nardella ve Eurocities Umumi Sekreteri Andre Sobczak da zirveyi, uluslararası bünye temsilcisi sıfatıyla izledi.
