TACETTİN DURMUŞ

Iğdır’ın Tuzluca ilçesinde eski adı ‘Tekelti’ olan Akoluk köyünde dinç Medet Atam, 7 yıldır saç ve sakal tıraşı olmuyor. Görenlerin kendisini bu haliyle Yüzüklerin Efendisi filmindeki ‘Gandalf’ karakterine benzettiğini kaydeden Atam, “Doğayı çok sevdiğim amacıyla saçım ve sakalım üstelik tabii olsun istedim” dedi.

7 yıldır saç ve sakalını kesmeyen Medet Atam, bu haliyle Yüzüklerin Efendisi filmindeki “Gandalf” karakterine benzetiliyor. Iğdır’ın Tuzluca ilçesine bağlı 10 haneli Akoluk köyünde yazları çobanlık yapan Atam, bazen zamanlar İstanbulyörede bulunan şifalı bitkileri toplayarak akrabalarına gönderiyor. Akoluk köyünün dağcıların gözdesi olan 2 bin 550 rakımlı Tekelti Dağı’nın yamacında olduğunu belirten Atam, şunları söyledi:

“KATIKSIZ YAŞAMAYA DEĞIŞMEYEN VERDİM”

“Ben 7 sene ilk benzeri hatır kanaması geçirdim. Ondan sonradan de saf yaşamaya değişmeyen verdim. İşi gücü bıraktım imdi, hiçbir şeyle uğraşmıyorum. Saç ve sakalım yekpare yerine hikayesi bu. Bundan Sonra saçıma ve sakalıma batmak istemiyorum. Kendi haline bıraktım benimle bu arada mezara gitsinler istiyorum. 7 yıl oldu. Kimseye dargınlığım yahut kırgınlığım yok. Ego geçmişe takılıp kalmıyorum anca ayrımsız sıkıntım yok. Saç ve sakalımı aynı sitem anlamında bırakmadım. Doğayı çokça sevdiğim üzere saçım ve sakalım de doğal olsun istedim. Bana çok boyayın diyorlar amma ego öyle şeyleri sevmiyorum. Doğayı bir vakitler beri severim. İstanbul’un merkezi Fatih’te yaşadım. Fatih Osmanlı ve Bizans’ın merkezidir. Oradan ayrımsız çıngı kültürümüz var.

“BU YAZ ÇOBANLIK YAPTIM VE HAYVANLARLA VAKİT GEÇİRDİM”

Bu yaz çobanlık yaptım ve günlerin alışılmadık geçti. Rastgele zaman videolar çekerek içtimai medya hesaplarımdan paylaştım. Köyde eve yer geç ego geldim. Eve gelmek istemiyordum. Kimseyle da metanetli çok sohbetim olmadığı üzere tabii ortamda hayvanlarla henüz iyicene zaman geçirmeyi seviyorum. Köyde bekâr yaşıyorum. Çevreme üstelik çok sürpriz oldu. Kimse çobanlık sezonumu bitirebileceğime inanmıyordum. Hiçbir şey amacıyla kompleksim filan yoktur. Bizler çırılçıplak emekçi insanlarız, gelişigüzel çeşit işi yaparız. Köyümüz 2 bin 550 rakımlı Tekelti Dağı’nın eteklerinde bulunuyor. Burada günde 3 zaman aynı arada yaşanır. Sabah üşüyorsun. Nısfınnehar üstelik giyinirsen sıcaktan yanarsın. Son kışı burada geçirdim. Köyde kimesne kalmadığı için ve yakıt tezeğim olmadığı için bu şita burada olmayacağım ve İstanbul’a gideceğim. Bekâr olmuyor ve kapalı oluyor. Literatür 10 evre oluyor, kışın 1-2 emanet kalıyor. Ego 1969 yılında İstanbul’a gittiğimde 80 sekmen vardı. Köyümüzün esas adı Tekealtı’dır. Demincek Akoluk diyorlar amma kimesne bu ismi güçlü bilmez.”