Milli Terbiye Bakanlığının 2023 yılı bütçesi Plan ve Bütçe Komisyonunda

DOĞRU Tümen Ankara Milletvekili Orhan Yegin, DOĞRU Fırka iktidarında, “cani” denilen devletin millete ram olduğunu belirterek, “Cumhuriyet tarihi süresince yapılandan çok daha aşkın okul ve derslik oldu. Üç şahsiyet sıralar bulunmayan oldu; sabahçı-öğlenci öğrenci ayrımı az daha kayboldu. Yüz binlerce sarıklı alınarak boş dersler doldu.” dedi.

TBMM Çekim ve Bütçe Komisyonunda, Milli Eğitim Bilimi Bakanlığının 2023 yılı bütçe görüşmeleri sürüyor.

Komite Başkanı Cevdet Yılmaz, CHP İstanbul Mebus Mahmut Tanal’ın, komisyon salonundaki beledi almaç sisteminin ihalesine ilişkin ithamlarda bulunduğunu anımsattı.

Tüm amme kurumlarında olduğu gibi TBMM’birlikte da bakım alımlarının tenkis mevzuatına akla yatkın olduğunu anlatan Yılmaz, Meclis Başkanlığının, tehlikeli katılım olan bütçe görüşmelerinin metin ve şen ayrımsız ortamda yapılabilmesi için Çekim ve Bütçe Komisyonu salonu adına merasim salonunda tensikat yaptığını, bu bağlamda üstelik bakım alımı gerçekleştirdiğini söyledi.

Tanal’dan bu konuda elinde seçme vukuf yahut belge varsa kendisine iletmesini talip Yılmaz, “Sedir Başkanlığımıza iletelim ve ne gerekiyorsa yapalım.” diye niteleyerek konuştu.

CHP İstanbul Saylav Mehmet Bekaroğlu, TBMM’nin binlerce çalışanı varken, bu salonu düzenleyecek personelin bakım alımıyla görevlendirildiğini belirterek, “ayıp” sözünü harcama etti. Yarkurul Başkanı Yılmayan, Bekaroğlu’na reaksiyon göstererek, “Sizin dediğiniz şaibe. Dünyanın her durumunda hizmet alımı yapılabilir.” karşılığını verdi.

CHP’li Tanal, TRT’nin, TBMM Başkanlığına mevcut salona makul bire bir bütün bina etmek amacıyla proje sunduğunu fakat bunun akseptans edilmediğini söyleyerek, “Sedir Başkanlığının, TRT’nin sunduğu projeyi yapmayıp bu şirkete münakasa etmesinin altında yatan etmen ne?” sorusunu yöneltti.

Başkan Yılmayan’ın proje dosyasını istemesi konusunda Tanal, TBMM Başkanlığından bunun alınabileceğini belirtti.

“7,6 milyon çocuk kararlı beslenemiyor”

CHP Bursa Saylav Lale Karabıyık, iktidarın eğitimdeki 20 yıllık vizyonunun, alandaki sorunları çözmekten çokça ırak kaldığını savundu.

İktidarın, eğitimi, çocukların ve gençlerin ideolojik namına şekillendirilmesine dayandırdığını öne süren Karabıyık, “Milli Yetişek Bakanlığı bütçesinin, merkezi hile bütçesi ve milli gelirdeki payında 2016’dan bu yana çetin aynı düşüş var. Bakanlığın yatırım bütçesinin, AK Parti’nin iktidarında düşmeye başlaması aslında iktidarın eğitime bakışını yahut eğitimi öncelememesini gösteriyor.” diyerek konuştu.

Karabıyık, 2016 yılında YÖK ve üniversitelerin bütçesinin yüzde 16 iken, 2023 yılında yüzde 3’e gerilediğini belirterek, “genişlik sorununun” temelinde bunun yer alabileceğini savundu.

Milli Terbiye Bakanı Mahmut Özer’in “okullardaki farklılıkların kaldırılacağını, fırsat eşitliğinin sağlanacağını” söylediğini aktaran Karabıyık, bu hedeflerin karşılığının Bakanlığın 2023 yılı bütçesinde görülemediğini söyledi. Karabıyık, okullara sunulan bütçelerin elverişsiz olduğunu, öğrencilerden pusat parası alındığını, hizmetli atamalarının yapılmadığını belirtti.

CHP’li Karabıyık, hoca atamalarının yapılması gerektiğini, sözleşmeli ve ücretli öğretmenlerin durumunun akseptans edilebilir olmadığını kaydetti.

Türkiye’üstelik 7,6 milyon çocuğun maddi mahrumiyet dolayısıyla istikrarlı beslenemediğini dile getiren Karabıyık, okulda genişlik azından benzeri yol aşındırmak verilmesi ve dimdik içmece suyu sağlanması gerektiğini rapor etti.

Öğretmenlik Patika Kanunu’nun yürürlüğe girdiğini anımsatan Karabıyık, eğitimcilerin mesleksel yaşamlarının kariyer basamaklarına endekslenmesinin doğru olmadığını, öğretmenlerin bu durumdan nazik benzeri üzüntü duyduğunu söyledi.

Vakıf üniversitelerinin bazılarının “tecimevi” görünümünde olduğunu; zamların astronomik çözme aldığını kanıt fail Karabıyık, mektepli burslarının dar olduğunu belirtti.

“Aleviliğimden vazgeçip Sünni mi oldum?”

HDP Grubu adına konuşan Muş Mebus Gülüstan Tığ Koçyiğit, devletin, asli görevi olan “temas yurttaşın eğitime bedel ulaşma hakkını gasp ettiğini” öne sürdü.

Çap okuluna revan çocukların nakit sabun, temiz peşkir ve zinde suya erişemediğini anlatan Koçyiğit, “İki çocuğunu çap okuluna göndermiş tıpkısı veliyim. İktidar tarafından eğitimin zahir velilerin sırtına yüklendiğinin tanığıyım.” dedi.

Koçyiğit, 2022-2023 yılında zorunlu terbiye gerekseme tutarlarını sıralayarak, Vekil Özer’e, minimal ücretli velilerin çocuklarının ihtiyaçlarını kuşkusuz karşılayabileceğini sordu.

İktidarın, AİHM kararlarını görmezden gelip mecburi kült derslerini verdirdiğini söyleyen Koçyiğit, “Beni yıllarca kült dersi almaya mecburi kıldınız. Aleviliğimden vazgeçip Sünni mi oldum? Sayın Bakan, bu dersleri verdirerek seçkin zaman cürüm işliyorsunuz.” ifadelerini kullandı.

İYİ Fırka Adana Mebus İsmail Koncuk, yıllar sonraları ilk defa siyasal ve acun görüşleri değişik sendikalara unsur öğretmenlerin hareket bıraktığını belirterek, iktidarın, öğretmenlerin sorunlarını unuttuğunu savundu.

Muallimlik Meslek Kanunu’nu “ucube” adına nitelendiren Koncuk, şöyle bitmeme etti:

“Sayın Icra Vekili, bu kanunu lütfen övmeyin. Övdükçe öğretmenlerin sinir katsayısı artıyor. Öğretmenlik Patika Kanunu, soylu erki güçlük içindeki öğretmene hakarettir. Öğretmenler için imtihan yapılmamalı. Sayın Bakan ısrar ve inatla bu sınavı savunuyor, alın sâdır öğretmenleri de ‘provokatör’ kadar önceleme ediyor. ‘Öğretmenlerin yüzde 95’i sınava başvurdu.’ diyor. Hangi yapsınlar? Sınavı kazanıp üç ilkokul kuruş alacaklar. Bu genişlik, sınavın akilane olduğu anlamına gelemez. AK Öğür’nin değerli milletvekilleri bu sınavı durdurun. Eş, öğretmenleri 1000 liralık kabul etmek için sınavla beraberce bırakmayın. 25 almanak öğretmene ‘uzman ol’ diyorsunuz.”

“Erdoğan, 20 yılda muhafazakar ihtilalci oldu”

SELIM Parti Ankara Milletvekili Orhan Yegin, başarılı bir öğrenci olan iri ablasının başörtüsü nedeniyle darülfünun eğitimini bırakmak zorunda kaldığını, tezyifkâr ablasının de elan ahir dönemde aynı nedenle üniversiteye gitmediğini söyledi.

Hem ailesinin hem da kendilerinin, devlete değil, onu yönetenlere isyan ettiklerini vurgulayan Yegin, darülfünun eğitimi sırasında başörtülü arkadaşlarının birlikte bir nedenle okulu bıraktığını; o dönüş kandırma odalarının kurulduğunu anımsattı. Yegin, CHP grubu sıralarına bel ederek, “Sonraları o odaları kuranların kimilerinin o sıralarda milletvekili olduğunu duyduk.” diyerek konuştu.

O dönemde öğrencilerden ihbarcılık yapmalarının istendiğini, bir nice insanın hapse atıldığını tamlayan Yegin, “Ülkenin canlı değerleri Amerika’birlikte benzinliklerde pompacılık yapmaya umutla koşar oldu. Devletimize küsmedik, ‘dağa çıkmamız lazım.’ demedik. Elimize keleşler almadık, bunu tutuşturmaya çalışanlara ‘Sorunu çözmenin yolu bellidir. Oran hepimizin devleti ama hatalı ellerde.’ dedik.” değerlendirmesinde bulundu. Yegin, sözlerini şöyle sürdürdü:

“YANLIŞSIZ Öğür iktidarında, ‘merhametsiz’ denilen azamet, millete ram oldu. Cumhuriyet Altını tarihi boyunca yapılandan çokça elan çok okul ve derslik oldu. Üç şahsiyet sıralar bulunmayan oldu, sabahçı-öğlenci mektepli ayrımı neredeyse kayboldu. Yüz binlerce öğretmen alınarak yersiz dersler doldu. Art sınıflardan tezkere kovalama bitti, cemi kitaplar heybet aracılığıyla ücretsiz kendisine öğrencilerin çantasına konuldu. Çamurlu yollar şeritli kat oldu, ekol yolları yürünebilir oldu. “Meslek öncesi” diye benzeri gün başladı ve kül yurtta ulaşılır oldu. Eğitimde okazyon eşitliği sağlanır oldu. Sistemin okullara ve öğrenciye üzücü bakışı terk oldu. Çığır liseleri bugün yüzde 1’e girenlerin tercih ettiği liseler oldu. Harçlar kaldırıldı, seçme vilayete akademi götürüldü, temas ilin üniversitesi oldu. Birçok öğrenciler hekim, birçok çoluk çocuk bilgili, müddeiumumi, avukat oldu.”

Devletin, başını örtenin da örtmeyenin üstelik; temas dinden, ırktan ve mezhepten vatandaşın devleti olduğunu dile getiren Yegin, “Buyruk aldırmaz şartsız milletin oldu. Bu emir hakkını, ancak ve fakat seçtikleri tarafından kullandı. Muhafazakar demokrat YANLIŞSIZ Öğür ve onun lideri Erdoğan, rastgele alanda ağızsız devrimleriyle 20 yılda muhafazakar ihtilalci oldu.” dedi.

“İyi akıl sorgulanmamalı”

MHP Adana Saylav Kamil Görgülü, mesleki eğitim olmaksızın bir ülkenin kalkınmasının düşünülemeyeceğine dikkati çekerek, çıraklık, kalfalık eğitimlerinin geliştirilerek aktif bire bir konuma yükseltildiğini kaydetti.

Vazıh, kullanılmamış nesillerin mimarı olan öğretmenlerin zinde yetişek içinde mesleklerini icra etmelerinin ayrımsız zamanda sağlıklı nesillerin tekevvün nedeni olduğunu vurgulayarak, evvelden bir nice öğretmenin teröre kurban verildiğini, birçoğunun üstelik duygusal güvenliği nedeniyle tayin edildikleri yerlere gidemediğini söyledi.

“Sınava 1000 teklik kabul etmek için girecekleri” söylemiyle öğretmenlerin aşağılandığını ve bunun kabul edilemeyeceğini kaydeden Işıklı, Öğretmenlik Çığır Kanunu üzerine mebzul niyetin sorgulanmamasını istedi. Vazıh, “Devlet ve eğitimciler yerine çokça ferah mücehhez ayrımsız kanun teklifinden bahsediyoruz. Bunu itibarsızlaştırmanın anlamını göremiyorum.” diye konuştu.

Kamil Görgülü, “Görevden alınan, kusuru bulunmayan tıpkısı ÖSYM Başkanı amacıyla gene anket açılması talebiyle benzeri istekte bulunulması birlikte biraz çatışık bir kapsam.” diye, Nazır Özer’den bu konuda açıklamada bulunmasını istedi.

Share: