Hdp’li Garo Paylan, 80 Sene Ilk Çıkarılan Huzur Vergisi Dolayısıyla Azınlıklardan Bozukluk Dilenmesi İçin Kanun Teklifi Verdi: “Türe İçin Geç Değil”

HDP Diyarbakır Milletvekili Garo Paylan, Huzur Vergisi’nin çıkarılmasının 80’inci yılında TBMM Başkanlığı’na kanun teklifi sundu. Paylan, “TBMM, 80 yıl önceki çıkardığı Geçim Vergisi Kanunu ile ilişkin azınlıklardan defo dilesin diyorum yasa teklifinde. Ayrımsız zamanda zararlarını tazmin etsin diyorum. Üzerinden 80 yıl geçti amma türe üzere geç değil. Ego TBMM’yi bu ayıptan kurtulması üzere sorumluluğa çağırma ediyorum ve 80 yıl önce çıkarılan bu yasanın tazmin edilmesini ve bu yasanın sonuçlarıyla mağdur olanlardan bozukluk dilenmesini dilek ediyorum” diye konuştu.

Garo Paylan, TBMM’da bugün matbuat toplantısı düzenledi. Sedir Başkanlığı’na Hayat Vergisi zımnında kıygın olan yurttaşlardan kusur dilenmesini ve zararlarının tazmin edilmesini içeren benzeri kanun teklifi verdiğini anlatan Paylan, “TBMM, 80 yıl geçmiş çıkardığı Varlık Vergisi Kanunu ile ait azınlıklardan bozukluk dilesin diyorum kanun teklifinde. Ayrımsız zamanda zararlarını tazmin etsin diyorum” açıklamasını yaptı.

Ailesinin bile Sağlık Vergisi zımnında kıygın olduğunu belirten Paylan’ın konuşmasından öne sâdır başlıklar şöyle:

“O IRKÇI VARLIK VERGİSİ YASASINI AKSEPTANS ETTİLER: Bundan kamu 80 sene evvel, 11 Kasım 1942 tarihinde, TBMM, Yaşayış Vergisi Kanunu’nu görüş birliğiyle akseptans etti. Bu Divan kabul etti bu kanunu. Türkiye Cumhuriyeti tarihinin yağız bir günüydü o bölüm. Elbette bire bir devlet çıkarabilir böyle tıpkısı yasa amma bu kanunun hedefinde azınlıklar vardı. Ermeniler, Süryaniler, Rumlar ve Yahudiler vardı ve bu kanunu çıkaran dönemin başbakanı üstelik bunu itiraf etti. Dönemin Başbakanı Şükrü Saraçoğlu, ‘Biz Türk’üz, Türkçüyüz ve tamamıyla Türkçü kalacağız. Bu kanun aynı zamanda bir bükülme kanunudur. Bize soylu erki bağımsızlığımızı kazandıracak tıpkı okazyon karşısındayız. Bu yasa sebebiyle piyasaya egemen olan azlık tüccar sınıfı ortadan kaldırılarak, Türk piyasasını Türklerin eline vereceğiz’ dedi, diyebildi. Belirtik ırkçı aynı kanunla alın karşıyaydı Türkiye Cumhuriyeti ve TBMM’nin bütün milletvekilleri, oybirliğiyle o rasist Geçim Vergisi Yasası’nı kabul ettiler.

BENİM DEDEM, AKRABALARIM BUNU YAŞADI: Huzur Vergisi Kanunu’yla filhakika kolu kanadı kırık Ermeniler, Süryaniler, Rumlar ve Yahudiler bire bir yadımlama daha yaşadılar. 80 yılı öncesi tarihçilerin konusu değildir. Benim dedem bunu yaşadı. Benim akrabalarım bunu yaşadı. Malatya’üstelik dedem elhak atası, dedesi yok edilmiş dedem, güçlükle senelerce çalışarak ayrımsız karı edindi, evlendi, çocukları oldu. Bir hisse senedi yeri oldu, ayrımsız dükkanı oldu. Çalıştı, zanaatkardı, pabuç üretiyordu gece gündüz çocuklarını idame ettirmek amacıyla, evini geçindirebilmek amacıyla.

DEDEM BU VERGİYİ ÖDEYEMEDİ, AŞKALE’YE GÖNDERDİLER: Dedemin 10 lira varlığı varsa, Hayat Vergisi Kanunu’yla dedeme 50 teklik Huzur Vergisi çıkarıldı. Varlığının ilkokul misli Huzur Vergisi çıkarıldı. Neydi varlığı zaten? Benzeri evi, aynı dükkanı, bir birlikte pabuç sağlamak amacıyla kullandığı alet edevat. Dedem bu vergiyi ödeyemedi. Varlığını satmaya çalıştı. Cümle varlığının onda bir fiyatını de teklif etmedi. Sonuçta hangi oldu? Dedem bu vergiyi ödeyemedi. Ödeyemediği için hacizlere karşı karşıya kaldı ve aldılar dedemi Aşkale’ye gönderdiler. Aşkale’de kar kürettiler, yetmedi, taş kırdırdılar. Geride mütezayit ailesi, benim babaannem ve babam, amcalarım, halalarım yoksulluk çektiler.

FENERBAHÇELİYİM AMA HANGI AHIT O STADA GİTSEM YÜREĞİM SIZLAR: Şu anda Fenerbahçe Stadı’nın adı nedir? Ben birlikte Fenerbahçeliyim ama ne ant o stada gitsem, yüreğim sızlar. Çünkü dönemin Başbakanı Şükrü Saraçoğlu’nun adı şu anda hala Fenerbahçe Stadı’nın adıdır maalesef. Saraçoğlu hangi diyor? ‘Vergilerin belirleme ve ilanı üzere 15 dolaşma koyduk. Bunu takiben da 15 gün içre tahsil şartı koyduk’ diyor. Yani düşünebiliyor musunuz? Ayrımsız insanın varlığının misli misli konusunda kazanç koyuyorsunuz ve bunu ’15 aktarılma ortamında ödeyeceksiniz’ diyorsunuz. ‘Ödemezseniz, haciz getireceğiz’ diyorsunuz. Gine ödemezseniz ‘Aşkale’ye göndereceğiz, kar küreteceğiz, taş kırdıracağız’ diyorsun.

ÖZÜR DİLENMEDİ, ZARARLARI TAZMİN EDİLMEDİ: Dirlik Vergisi Kanunu, Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en rasist kanunudur ve bugüne kadar Türkiye Cumhuriyeti bununla yüzleşmemiştir. TBMM 80 sene ilk çıkardığı bu ırkçı yasa dolayısıyla Ermenilerden, Rumlardan, Süryanilerden, Yahudilerden defo dilememiştir. Zararlarını tazmin etmemiştir. Ego bu amaçla, tıpkısı kanun teklifi verdim zaman. TBMM’ye sundum. TBMM, 80 sene evvel çıkardığı Yaşayış Vergisi Kanunu ile ilişkin azınlıklardan defo dilesin diyorum kanun teklifinde. Tıpkı zamanda zararlarını tazmin etsin diyorum.

TÜRKİYE’NİN O ZAMANKİ NÜFUSU İÇİNDE AZINLIKLAR YÜZDE 1 BİLE DEĞİLDİ: Geçmişi dümbelek getiremeyiz amma geçmişle yüzleşir isek geçmişin yaralarını iyileştirebiliriz. Ama geçmişle yüzleşmezsek, tıpkı taksirat maalesef tekrarlar ki maatteessüf azlık toplumlara cebin bu Geçim Vergisi Kanunu’nda sonra 6-7 Eylül 1955 Pogromu kabilinden daha dayanıklı haddinden fazla ayrımcı aplikasyon maatteessüf uygulanmıştır. Fenerbahçe Stadı’nda hala ismi olan Şükrü Saraçoğlu ne diyor? ‘Bu şehir eliyle gösterilen misafirperverlikten bilistifade ensesi kalın olan azınlıklar bu meseleden kaçamazlar’ diyor. ‘Bu yasa, azınlıklara alın kaçmaya müteharrik bu meseleden kaçmaya müteharrik azınlıklara alın hep şiddetiyle uygulanacaktır’ diyor. Türkiye’nin o zamanki nüfusu ortamında azınlıklar yüzde 1 bile değildi. Ama Dirlik Vergisi Kanunu’yla toplanan vergilerin yüzdelik 90’ını azınlıklar ödediler. Siz burada benzeri ayrımcılık görmüyor musunuz? Bırakın ayrımcılığı, ırkçılık görmüyor musunuz?

ÜZERİNDEN 80 YIL GEÇTİ AMMA HAK İÇİN GEÇ DEĞİL: Bu ırkçılığı yekpare milletvekilleri görmeli, o günlerde görmediler. Bu, Almanya’daki Yahudilere alın meri Nazi politikalarının Türkiye’deki tezahürüydü. Türkiye Cumhuriyeti Devleti de bu Nazi uygulamalarıyla kesinkes yüzleşmelidir, yüzleşebilmelidir. Yüzleşelim ki, iyileşelim…. Üzerinden 80 sene geçti amma doğruluk üzere geç değil. Ben TBMM’yi bu ayıptan kurtulması için sorumluluğa çağırma ediyorum ve 80 sene önceki çıkarılan bu yasanın tazmin edilmesini ve bu yasanın sonuçlarıyla kıygın olanlardan özür dilenmesini kâm ediyorum.”

Share: