“Asrın felaketi” Kahramanmaraş merkezli depremlerin etkilediği illerden Malatya’bile Lütfü Yabaş, çökme altından mevrut “alttayız biz henüz çıkamadık” mesajıyla kurtarma ekiplerini yönlendirerek, kardeşinin ailesinin faal çıkmasına yardımcı oldu.

Konya’daki Kredi Yurtlar Kurumu ve amme misafirhanelerine yerleştirilen depremzedelerden Yabaş ailesi, ilk depreme birçok sevimli üzere uykuda yakalandı.

Lütfü Yabaş, sarsıntıyı hissettikten sonraları uyandırdığı eşini ve kızlarını sakinleştirip, emin şekilde hasar gören apartmanın dışına çıkardı.

Bir süre bilahare eş kardeşi ve ailesinin yaşadığı binanın yıkıldığı haberini düz Yabaş, yardıma koştu.

Yabaş, göçük altında küsurat yeğeninin, kızının telefonuna attığı “Alttayız, tığ elan çıkamadık” mesajıyla kontrol istirdat ekiplerini bölgeye yönlendirdi.

Çalışma sonucu Yabaş’ın eş kardeşi, eşi ve 2 yeğeni enkazdan esen yerine kurtarıldı.

Yabaş ailesinin çöküntü altındaki yeğeniyle yapılan mesajlaşmalar ise verilen hayat dolu mücadeleyi ortaya koyuyor.

“Evi gördüğümde, hiç kimsenin sıhhatli çıkmasına imkan namevcut dedim”

Yabaş, AA muhabirine, sarsıntı anının çok korkutucu olduğunu söyledi.

Bir taraftan depremi yaşarken ayrımsız taraftan da uyandırdığı ailesini, “korkmayın” diye niteleyerek sakinleştirmeye çalıştığını nâkil Yabaş, şöyle konuştu:

“Kardeşimin evinin yıkıldığını öğrenince müstacelen yardıma gittik. Evi gördüğümde, bunun altından tek kimsenin iyi çıkmasına imkan bulunmayan dedim. Altı eğik çatı ayrımsız intaç seviyesine indirilmiş. Göçük altındaki yeğenim kızıma tema attı, telefonla mesajlaşma vasıtasıyla iletişim kuruldu. Taharri istirdat çalışmalarının akıbet benzeri saatinde şarjı bitti ama yerini öğrendikten sonraları sıklet olmadı. Yaşıyorlar mıdır diye niteleyerek ümitsizliğe kapılmıştık amma çok şükür çıkardık, iyi durumdalar. Mesajlaşmalar taharri çalışmalarına haddinden fazla katkı sağladı. Yeğenim mesajda kaldığı odayı, ferah olduklarını söyledi. arka arkaya düşünce attı, ne odada olduğunu öğrenince onlara ulaştık. Haddinden Fazla dokunaklı bir şeydi, Allah’ım bire bir elan yaşatmasın.”

Malatya’üstelik üç bölüm kaldıklarına değinen Yabaş, “Gezdiğimiz sokaklar, arkadaşlarımız hep enkaz altında kaldı. Allah’ım herkese müzaheret etsin. Kimseye böyle teessürat yaşatmasın, çokça ızdırap bire bir şeydi. Allah’ım devletimize de bozulma vermesin. Hayırseverlerin birlikte sayesinde değme şeyi yetiştirdiler. Konya’ya gelirken Malatya istikametine ihtimal de 1000 müzaheret tırı geçti.” ifadesini kullandı.

Ailenin enkaz altındaki yakınlarıyla mesajlaşmaları

Çökme altındaki Melike: “Alttayız, tığ henüz çıkamadık.”

Lütfü Yabaş’ın kızı Serap: “Patırtılı geliyor mu? Şarjını kat, sesler gelince bağırmaya çalışın, ongun misiniz?”

Melike: “Olur geliyor, makine sesi”

Serap: “Koku alabiliyor musunuz? Nasılsınız? Bağırın şu zaman sessiz herkes. Sizden curcunalı almaya çalışıyoruz, sizin olduğunuz taraftalar.”

Melike: “Münteha, olur.”

Serap: “Bitmiş, korkmayın.”

Melike: “Bağırıyoruz”

Serap: “Çıkacaksınız, çok yormayın, vuzuh aleniyet bağırın, ses yaklaşınca bağırın.”

Melike: “22 kaldı (telefon şarjı). Sesleniyor, babam”

Ilgım: “Münteha, kapat”

Serap: “Şu zaman kimseye yazma, sesler çok yakın olduğunda bağırın. Kapanmasın (telefon) ona ihtiyacınız var, korkmayın telefonunu kapat.”

Melike: “İnşallah”

Ilgım: “Muallel saat yazmayın, kimseye. Arada gürültülü verin yeter.”

Melike: “Münteha”

Ilgım: “Nasılsınız? İyi misiniz? Curcunalı geliyor mu? Açıkça mı telefonun? Bağırın, hadi az kaldı inşallah çıkacaksınız.”

Melike: “Münteha, şarjım 5”

Ilgım: “Şarjını intaç, sesleri duyuyor musun? Bağırın, şarjın bitmesin. Cevap ver hızla kapat”

Melike: “Şarjım bitiyor, bize sesle ulaşın gine”

Ilgım: “Tükenik tükenik. Gürültülü duyuyor musunuz? Bağırın, gür misiniz?”